Ana Sayfa Basın Bültenleri İliç Altın Madeni Kapatılmalıdır

İliç Altın Madeni Kapatılmalıdır

Bugün, Erzincan İliç’te bulunan Çöpler Madeninin liçing havuzu ve pasa yığınlarında   , yıllardır yapılan uyarılara ve yurttaşların açtıkları davalara rağmen, büyük bir felaket meydana geldi. 

Öncelikle yaşamını yitiren tüm işçilerin ailelerine başsağlığı ve sabır diliyoruz.

Yaşanan bu olay, ‘toprak heyelanı gibi’ bir doğal afet değil, önlenebilir bir ekolojik felakettir. Bu felaket, sadece İliç’te yaşayan insanları ve ekosistemleri etkilemiyor.

DOĞANIN SINIRI YOK, KRİZLERİN DE…

Fırat nehri boyunca ve devamında bulunan tüm su havzalarının ve toprağın, siyanür, nitrik asit, arsenik gibi zehirlerle kirlenmesine neden olabilecek bu felaket, bu havza boyunca her bir karış toprağı, köyü ve sınırları fark etmeksizin dokunduğu her yerdeki toprağı, suyu, havayı; hayvanlarıyla, bitkileriyle ve halklarıyla tüm ekosistemleri zehirleyecek.

Toprağı ve suyu kirlenen insanlar ekolojik olduğu kadar büyük bir ekonomik ve sağlık kriziyle karşı karşıya kalacaklar.

DEVLET VE ŞİRKET SORUMLULUKLARINI ÜSTLENMELİ

Bu krizlerden, iş cinayetlerinden ve ekolojik yıkımdan, insanların emeğini ve doğayı sömürerek kar eden şirketler ile hukukun ve yurttaşlarının yaşam hakkının önüne şirketleri koyan devlet yetkilileri sorumludur*; aynı şekilde bu felaketin sorumluluğunu da onlar taşımalıdır. 

  • Kanadalı SSR Mining şirketi ve Çalık Holding’in uzantıları olan, Alacer Gold ve Lidya Madencilik ortaklığında kurulmuş, Çöpler Altın Madenini işleten Anagold Madencilik yetkilileri yargılanmalı,
  • Şirketin 2021’de yaşanan sızıntı üzerine silinen vergi borçları, zarar gören yurttaşların yaşamlarını yeniden kurmak ve zarar gören bölgenin rehabilite edilmesi şartıyla şirketten mahsup edilmeli, 
  • Yine kirlilikten etkilenen tüm halkların zararlarının tazmini ve kirlenen bölgelerin rehabilitasyonu için bu şirketlerden tazminat alınmalı, 
  • Dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı olan Murat Kurum, artık bu son felaketin sorumluluğunu üstlenip Belediye Başkan Adayı olmaktan vazgeçmeli ve tüm bu olanlara göz yumduğu için yargılanmalıdır.

ŞEFFAFLIK VE HESAP VEREBİLİRLİK SAĞLANMALI

  • Sadece emekçilerinin hayatlarını ve şirketlerin kârlarını değil, bulunduğu ve üzerinde olduğu tüm su havzalarını, hava sahalarını, toprağı ve halkların yaşamlarını etkileyen, doğanın sömürülmesi ve bozulmasına dayalı tüm madencilik faaliyetleri ivedilikle durdurulmalı,
  • Bütün ülkeyi kanser gibi saran siyanürlü ve zehirli madencilik ruhsatları iptal edilmeli,
  • İşletme ruhsatları verilirken  halkın onayının alınması,
  • Tüm işletmelerde Çevre Etki Değerlendirme raporları düzenli olarak, tarafsız bilim insanlarınca yenilenmeli, halka açık ve şeffaf yönetim sağlanmalıdır.

Yeşiller olarak bizler tüm bu süreçleri izlediğimizi ve gelecekte de takipçisi olacağımızı buradan duyurmak isteriz.

* 2022’de siyanürlü borulardan birinin kırılması sonucu sızıntı yaşandığı tespit edilen, ardından deprem bölgesinde bulunduğu ve aşırı yük taşıdığı gerekçesiyle kapasite arttırımına karşı dava açılan işletme, hukuka karşı adeta çelik bir perde ile korundu.Kanadalı SSR Mining ve Çalık Grubunun Şirketi olan Anagold Madencilik tarafından işletilen altın madeni için, Murat Kurum Çevre ve Şehircilik Bakanı iken ÇED olumlu raporu verilmiş, bu karara karşı açılan davada tarafsız bilim insanlarından oluşan bir bilirkişi ekibi atanamamıştı.